15 Mart 2010 Pazartesi

Haftasonu..


Çok çok yoğun bir haftasonu geçirdik.. Cumartesi yakın arkadaşımızın düğünü vardı ve bizim arabamız da gelin arabası görevini üstleniyordu. Ben de güneşli havayı görünce sıcak sanıp, Ayaz'ımın da birkaç gündür dışarı çıkmadığını düşünerek süsleme ve gelin alma olaylarına oğlumu da alıp gitmeye karar verdim. Böylece Hisarüstü'ne doğru yola çıktık. Süsleme için daha bir saat vardı. Ancak güneşin de açmasıyla herkes arabasını yıkattığından zar zor dil dökerek arabayı yıkatabilecek bir yer bulduk. Ayaz'ın masum bakışlarının da etkisi olmuş olabilir. Yıkamayı halleden abilere teşekkürü borç bilirim. Böyle zamanlarda ülkemin insanlarıyla gurur duyuyorum. Anlayışlı ve pratik oluyorlar birden bire(Biz de tabii tipik yurdum insanı olarak işimizi son dakikaya bıraktık:)). Orada otoparkta gezdirdim oğluşumu. Güneş geldikçe gözlerini kapadı, tam uyudu derken gölgede gözler çiling diye açıldı, böyle böyle dolaştık. Sonra arabamızı alıp güney kampüse gittik(o kadar da vaktimiz kaldı yani). Güney kampüs süper, havalar bir güzelleşse Ayaz'ı sık sık götürürüz diye düşünüyorum. Arnavut kaldırımı yollarda sallandıkça meleğim uyudu, zaten tam da uyku saatiydi. Sonra damat beyle buluştuk, araba süslenirken paşa oğlum içerde mışıl mışıl uyudu. Gelini alacağımız yere gittiğimizde tam da uyanma saatinde uyandı. Bundan sonra benim için de koşuşturma başladı diyebilirim. Başka bir arkadaşımız hazırlanmam için Ayaz'ı ve beni eve bıraktı. Düğüne hazırlanmak için Ayaz'la başbaşa tam bir saatim vardı. Yetiştim!! Kendimi de takdir etmeyi borç bilirim. Ayaz'ı babaannesine bıraktık. Gittik. Paşam ilk kez uykuya yatmamakta inat etmiş, çok ağlamış. Gece biz aldığımızda da uyandı yine ilk kez. Hiç birşey yapmadan kucağımda bana baktı eve gidene kadar. Sonra uykuya geçmekte zorlandı yine. Birşey yapmıyor ama uyumuyor da. Önce ben salladım, sonra babası sallarken uyudu. Akabinde biz de uyuduk tabii..
Pazar günü öğlene kadar nöbetleşe uyuyarak ve Ayaz'a bakarak geçtikten sonrası nefisti. Evimizde balımız, kaymağımız oğluşumuzla oynadık, güldük, yattık, kalktık. Akşam normal vaktinden yarım saat kadar erken uyudu, o vakte kadar bile zor tuttum. Uykusuz bir geceyi daha kaldıramayacağımız için paşa benle, babası da ayrı uyuduk. Ayaz'ım benle uyuma emelini gerçekleştirerek süper bir uyku çekti. İki kez emmeye kalktı sadece. Sabah da normalde izin vermem ama bu kez kıyamadığım için 07:45 e kadar uyudu. Normalde zaten 6-7 arası mutlaka uyanır. Uyanmadığı nadir zamanlarda da ben öpüp koklayıp uyandırıyorum düzeni bozulmasın diye. Sabah bıraktığımda pasta kıvamındaydı, öğlen de gidemedim. Gitmedim desek daha doğru, Mothercare ayın 15'i indirimini kaçırmamak için İstinye Park'a gittim. Haberiniz olsun, giysilerde indirim yok bu ay, banyo ürünleri, önlükler, nevresimler vb. ürünlerde indirim var. 70*140 ebatlarında iki çarşafla bir polar battaniye aldım. Çok şekerler. Çokkkkk özledimmmm...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder