15 Mart 2016 Salı

hafta sonu..

Cumartesi genel rutinimizde geçti. Sabah Ayaz'ı dedesiyle birlikte havuza bırakıp biz babaannesine geçtik. Sonra dedesinin doğum gününü kutlayıp Ayaz'ı bu kez İngilizce dersine bıraktık ve eve döndük. Çıkışta ben aldım ve birlikte alışveriş yaptık, evde ödevleri tamamladık.. İple ertesi sabahı çektik. Çünkü pazar günü planımız Demirkan'a gitmekti..

Pazar da Önce yüzme ve babaanne ve öğlen Demirkan'a kavuşma. Benim oğlum çok duygusal ve aidiyet duygusu çok yüksek. Daha arabayı park ederken "ayyy canım Ayazağa ormanı" diyor. Mutlaka eski markete uğruyoruz. Kont ve Tarçın'a bakıyoruz ki bu kez maalesef yoktular. Çok mutluydular. Tabii Mehtap ve ben de. Sonra ben gidip Hazal'ı aldım, başta rahat hasret giderelim diye götürmemiştim.

Hazal zaten Melissa'nın peşinden ayrılmadı. O da ortalarda oynadı ve top sürmek için bir kaç adım attı, sonra bir kaç adım daha attı ama o kadar. Pazartesi sabah da bir iki adım attı. Az kaldı yani yürüyecek ama çok sağlamcı. Hemen tutunuyor ya da oturuyor.

Sonra o güzel akşamı o kötü gündemle kapattık. Şimdi bunları yazıyorum ama hepimiz gibi içim kan ağlıyor ve düşünerek bir çıkar yol bulamıyorum.

3 yorum:

  1. bugün hazal kızın yaş günü galiba; blogger öyle diyor :) musmutlu yaşaları olsun fıstığın :)
    yaşına yeni giriyor; telaş yok yürü o bir - iki aya kalmaz.. :)

    YanıtlaSil
  2. diğer yazıları dolaşınca gördüm ki şubat doğumlu imiş prenses :) yine de iyi ki doğmuş :) :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. 24 Şubat ama teşekkür ederim yine de :)

      Sil