23 Nisan'da abimlerin geleceğini düşündüğümüzden fazla bir etkinlik planlamamıştım. Bence önemli olan o günün çocuklar için güzel geçmesi ki Emir Hakkı gelseydi bu zaten Ayaz'a yeterdi. Ayrıca akşamdan gördük ki bizim sokakta geçen seneki gibi etkinlik olacak. Zaten sabah 9'da da şarkılar başladı. Şişli Belediyesi sağolsun, buraları panayıra çeviriyor. Bir sokak dolusu şişme oyuncaklar, ister zıpla ister kay, müzikler, pamuk şekerler, patlamış mısırlar ve kağıt helvalar dağıtılıyor. Baktık ki gelen giden olmayacak aldık oğlanı çıktık sokağa. Ne zıpladı ne kaydı ama etraftakileri seyretmek, özgürce dolaşmak ona yetti. Biraz aşağıdaki ilk öğretim okulunun bahçesinde de, hem tören vardı hem de yine oyuncaklar.. Oraya da gittik. Felekten bir gün çaldık.
Bir süre patlamış mısır peşinde koştuk ama malesef biz almadn bitti mısırlar. Biz de marketten aldık oğlumun isteği üzerine ne yapalım. Pamuk şeker de almadık ama kağıt helvaları baştan kaptık bu kez akıllanarak.
Akşam üstü uyandığında babaannesiyle konuşan oğlum "daha gelmedi Emir Hakkılar" dedi, meğer ona söylememişiz gelmeyeceklerini, meğer hala beklermiş. Canım benim, acı gerçeği açıkladım tabii hemen..
Nedense günü pek bir şen şakrak geçirdim. Şunu anladım ki "23 Nisan'da tekrar çocuk olmak çocuğun olunca oluyormuş"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder