25 Nisan 2011 Pazartesi

hafta sonu..

Oğlumla güzel bir bayram kutlaması hayal ediyordum ama gide gide Migros'a gidebildik. En azından amacımız iyiydi. Oyuncak ve kırtasiyelerdeki indirimden yararlanmak istedik. Gerçi pek birşey kalmamış, olanlar genelde talan olmuştu ama Ayaz'ın bu aralar çok keyif aldığı ahşap yapbozlardan iki tane alabildim. Biri mıknatısla çekilebilenlerden, bunu becerebileceğinden emin değilim şimdilik. Biraz boya kalemi, bolca boyama kitabı(yapamıyor tabii ki ama biz yapıyoruz babasıyla, o da orasını burasını boyayıp eğleniyor.), pastel boya gibi şeyler aldık.
Günün keyfi aşağıdaki resimde göreceğiniz market arabasına ilk kez binen Ayaz'ın aldığı keyifti. Çocukları mutlu etmek aslında ne kadar kolay.


Biz bişeyler aldık ama onları verme şansımız olmadı dönüşte, yani 23 Nisan hediyesini pas geçtik diye üzülürken pazar sabahı amcası süpriz yaparak geldi ve ilk resimde gördüğünüz yavru aslan kıyafetini yiğenine bayram hediyesi olarak getirdi. Zaten amcasının gelmesi de Ayaz'a yetiyor. Çok güzel oynuyorlar, amcası büyük bir enerjiyle eşlik ediyor Ayaz'a. Amcalar, dayılar, teyzeler, halalar, kuzenler iyi ki varlar hayatımızda. Hayatı güzelleştiriyorlar. Geçen hafta içinde de amcası ve dedesi gelen Ayaz'ın keyfine diyecek yoktu. O zaman beraber doğum günü mumları da üflemişlerdi amcasıyla defalarca. Bizim enerjinizin bittiği noktada hep devreye girebilseler yakınlarımız ne güzel olacak.

Bu arada Ayaz'dan son bombalar dolu dolu "Annemmm", "Babammm", "Anneannemmm", "Abaabammmmm", "Dedem", "Cicimmm" demeler.. Her fırsatta dediğim gibi bayılıyorum kendisine..

Herkese iyi haftalar..

Not: Pazar günü Ayaz'ın stoklarından çıkardığım henüz paketinde bir oyuncağı görmesiyle kilitlenmesi bir olan oğluma biz de bayram hediyesi vermiş olduk böylece..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder