2 Kasım 2010 Salı

kendi kendimi mimliyorum..

1. Bir zamanlar “bebek günlükleri” vardı. Sizce bloglar onların yerini aldı mı?
Bebek günlüğü tutmuyorum çünkü blog yazıyorum. Yani bence aldı. Ancak yine de bir arkadaşımın bebeği için hazır formatta bir günlük tuttuğunu gördüğümde keşke ben de alsaymışım dedim. Belki ikincide yapabilirim, kalemle yazmaya bayılıyorum çünkü..

2. Blog yazarlığı ebeveynlik tarzınızı etkiliyor mu? Nasıl?
Yazarlık belki etkilemiyor, belki de az da olsa etkiliyordur. Ancak blog okurluğu kesinlikle çok etkiliyor. Daha hamile kalmadan önce anne-bebek bloglarını keşfettiğimde önümde koca bir derya açılmıştı.

3. Anne-baba-çocuk blogları blog dünyasını etkiliyor mu? Nasıl?
Anne-baba-çocuk blogları da diğer tüm blog grupları gibi bu dünyayı etkiliyor. Farklı kesimlerden farklı bakış açıları yakalanıyor böylece.

4. Çocuk büyütmekle ilgili olarak, bloglar olmasaydı kesinlikle farklı davranırdım dediğiniz bir şey var mı?
Düşündüm ama bulamadım. Ancak bloglar benim bir çok kişi ve kavramla tanışmama sebep oldu. Tracy Hogg, Montesori gibi faydalanmaktan vazgeçemeyeceğim kaynaklarla tanıştım. Bunlarla ilgili kendi uyguladıklarımdan vazgeçmek istemem.

5. Anne-Baba olmak meslek mi yoksa üstlendiğimiz toplumsal rollerden biri mi?
Kesinlikle meslek değil. Anne-baba olmak bir kere karar verdiğinizde bir daha asla vazgeçemeyeceğiniz bir yaşam biçimi. Artık benden/bizden çıkmış bir o var ki herşeyden değerli. Toplumsal rolden ziyade içgüdüsel olduğunu düşünüyorum. Tabii daha bu evrimi gerçekleştirememiş istisnalar kaideyi bozmaz.

6. Anne-baba-çocuk blogları, babaları nasıl etkiliyor?
Kesinlikle babaları belki de annelerden daha çok etkiliyor. Özellikle annelikle ilgili anlayamadıkları bazı durumların kendi dışlarında da böyle yürüdüğünü görmek onlar için kabullenmeyi arttırıyor bence. Annelik çok farklı biz hemen her aşamada bebeğimizle yaşama hazırlanıyoruz. Babalarsa esas bağı ancak bebeklerini kucaklarına aldıklarında hissediyorlar ve hayatları alt üst oluyor. Bunun sadece kendisi için olmadığını öğrenmek her insanı rahatlatır.

7. Bloglar yoluyla gerçekleşen bilgi ve deneyim aktarımı büyükanne-büyükbabaların bilgi ve deneyimini değersizleştiriyor mu?
Bence değersizleştirmediği gibi daha da değerli kılıyor olabilir. Hemen hepimiz bloglarımızda annemin sözüne döndüm cümlesini farklı versiyonlarla kullanmışızdır değil mi? Ancak değişen koşullar ve hayat onların bazı deneyimlerini miyadı dolmuş kılabilir.

8. Anne-baba-çocuk blogları sözkonusu olduğunda, blog yazmayı daha ne kadar sürdürmeyi düşünüyorsunuz?
Sonsuza kadar :) Yazmayı ne kadar sürdürürüm bilemiyorum ama format ne kadar aynı kalır bilemiyorum. Yani 18 yaşındaki Ayaz'ın üniversite sınav stresini burada yazmamdan hoşlanacağını hiç sanmam..

9. Yazdığınız blog kapansa ya da kapatılsa bloglar yoluyla kurduğunuz sosyal ilişkiler devam eder mi?
Zaten henüz blogum vasıtasıyla kurudğum bir sosyal ilişki yok. Ama diğer platformlarda (başka bloglar, mail grupları) bu dünyayayla bağımı sürdürebileceğim için sorun olmaz sanırım.

2 yorum:

  1. Annesi sunu demis: "Yani 18 yaşındaki Ayaz'ın üniversite sınav stresini burada yazmamdan hoşlanacağını hiç sanmam..
    "

    Babasi sunu diyor: "18 yasindaki Ayaz'in universite sinav stresini degil de Galatasaray'dan Manchester United'a transferini yazarsin. Benim oglum cok basarili bir futbolcu olacak, uni okumayacak."

    Aslan babasi

    YanıtlaSil