19 Ocak 2011 Çarşamba

rutin..Tracy Hogg..

Bu yazıyı yazmaya 12.12.2009 tarihinde henüz işe dönmeden başlamışım. Eski kayıtları incelerken, bir türlü yazmadığım Tracy Hogg konusu da içimde ukteyken toparlayıp şimdi yayınlıyorum.

Tracy Hogg ile tanışmam hamileliğimin ilk dönemlerinde oldu. Okuduğum bir çok anne-bebek blogunda kitabından bahsediliyordu. Sürekli bir yerlerde rutin, yatır-kaldır, E.A.S.Y, ile ilgili bilgiler okuyordum. Buna rağmen o zamanlar bu okuduklarım çok da anlamlı gelmemişti. Ne zamanki bebeğim dünyaya geldi ve onu daha iyi anlayabilmek, gözlemleyebilmek ve tabii ki gündüz ve gece uykularını onun için anlamlı benim için de mantıklı sürelere getirebilmek için araştırma yapmaya başladım, işte o zaman karşıma yine Tracy Hogg çıktı. İnternetten okuduklarımla kendimize göre bir düzen oturttuk ve gündüz için bir rutin belirledik. Gece uyanmalarına dokunmayı o sıralar pek düşünmedim. Okuduklarıma dayanarak zaten bir rutin belirleme işine girişmiştim. Tam da bu dönemde kavuştuğum "Bebek Bakımı Sorunlarına Mucize Çözümler" kitabı bir çok derdime çare oldu.

E.A.S.Y yani Eat, Activity, Sleep, Your Time gerçekten de harika. Sonradan daha iyi anladığımız şekilde Ayaz demek düzen demek. Şanslıyım ki ben bu konuda düzen seven ve buna uyan bir bebeğe sahiptim. Uygulamak çok da zor olmadı. Ancak kitapta da bahsedildiği gibi daha zor ya da daha kolay her bebeğin buna uyum sağlayabileceğini, sonuçta bir rutine oturan her bebeğin de daha kolay bebek olacağını düşünüyorum.

Bu düzeni oturtmanın bir dezavantajı olduğuna inanmıyorum. İlk günlerde özellikle büyüklerden, daha da özellikle kendi annemden, "ne bu askeri disiplin mi" gibi tepkiler geldiyse de bugün geldiğimiz noktada herkes bu durumdan çok memnun. Herkes Ayaz'ın kaçta uyuyacağını/uyanacağını biliyor. Kaçta ne yiyeceğini biliyor. Böylece özellikle sorumluluğun onlara kaldığı zamanda (ben yokken ki genelde olmuyorum) omuzlarındaki yük azalmış oluyor. Artık bir seneden beri hayatının düzenli sürmesine alışmış oğlum da çok mutlu oluyor. Yemek konusunda sorun çıkarmıyor. Ama az ama çok o gün o saatteki öğünü atlamıyor. O günkü uykusunu atlamıyor, az ya da çok, biraz erken ya da biraz geç mutlaka düzenine uyuluyor. Tabii ki nadiren de olsa yeri geldiğinde onu bizim düzene adapte ediyoruz. Biraz erken uyutabiliyoruz mesela ya da biraz geç. Daha çoğunluklaysa biz onun düzenine uyuyoruz.

Böylece ne zaman uyur ne zaman uyanır, dolayısıyla biz ne zaman dışarda olabiliriz(Ayaz'la ya da Ayaz'sız), ne zaman misafir kabul edebiliriz bunların hepsi belli olduğu için de huzura kavuştuk ailecek.

Ben kitaptaki tavsiyelerden maalesef sadece E.A.S.Y kısmını uygulayabildim. Yatır/Kaldır uygulayamadım mesela ki hepiniz uyku konusundaki durumumuzu biliyorsunuz. Beslenmeyle ilgili doktorumuzun önerilerini takip ettik, Ayaz'da iştahlı bir çocuk olduğu için sorun yaşamadık. Tuvalet eğitimi kısmını ise bir daha gözden geçirmek istiyorum. Bu konuda da çalışmalara hafiften başladık. Bunun için iki yaşını beklemek taraftarı değilim, iki yaşını doldurmadan bu yaz bu defteri de tamamen kapatmayı hedefliyorum.

Bu konuyu birkaç yazıda daha irdeleyeceğim.

Şunu da yazmadan geçmeyeyim, yeni doğum yapan ya da yapacak olan tanıdığım herkese önerdiğim ilk şey bu kitap oluyor. Hatta çevresindekilere de hediye olarak bunu öneriyorum. E.A.S.Y günler diliyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder